Koleksiyonerden Bin Hikâye!

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği “Bir Koleksiyoner, Bin Hikaye” söyleşi dizisinin ilk bölümü Muradiye El Yazmaları Müzesi’nde gerçekleşti. Söyleşi, tarih, sanat ve koleksiyonların önemini bir kez daha vurguladı. Mutasavvıf ve Tarihi Eser Restoratörü Mehmet Safiyüddin Erhan, sanatın ve kültürün artık müzelere ait olduğunu belirterek, eskiden köylerdeki binalar, eserler ve insanların kıyafetleri el işi ve el sanatıyla yapılmıştı. Dolayısıyla Türkiye, bir bütün olarak bir müzeydi. Ancak, bu el sanatları zamanla kayboldu ve bu tür eşyalar bazı koleksiyonerlere veya eskicilere düştü. Evlerimizde artık bu tür eserler bulunmuyor. Camilerimiz ve türbelerimizde de eserler toplandığı için buralardan eski eserleri görmek ve büyüklerimizin yaşam tarzını anlamak ancak bu şekilde mümkün oluyor. Bu eserleri toplayan ve koruyan insanlar, kültürümüze ve sanat değerlerimize büyük hizmet etmiş oluyorlar.

Katılımcılara iğne oyaları hakkında bilgi veren Bursa İpekçiliği Geliştirme Derneği Başkanı ve koleksiyoner İbrahim Koca, iğne oyasının önemini genç nesillere tanıtmak gerektiğini belirtti. Koca, 3 bin parçaya yakın iğne oyası koleksiyonu oluşturduğunu ve Bursa’daki tüm ilçelerin köylerinden oyaları bulundurduğunu dile getirdi. Ona göre, iğne oyası gibi değerlerin unutulmaması gerekiyor ve geçmişten gelen her şeyi korumak ve sahiplenmek önemlidir.

Babasından kalan koleksiyonu sergileyen Müzelog Feyza Ulumay Gökay, Osmanlı’ya ait kıyafetler, takılar ve malzemelerin bir koleksiyon oluşturulmasıyla ilgili olarak büyük bir onur duyduğunu ifade etti. Bu koleksiyonun oluşturulması sırasında yaşanan hikayelerin de önemli olduğunu belirten Gökay, dünyanın dört bir yanından gelen araştırmacıların müzeyi ziyaret ettiğini ancak Bursalıların gelmemesinden üzüntü duyduklarını söyledi.

Söyleşiye katılanlar, merak ettikleri konular hakkında sorular sordular.